ANSİAD'IN KONUĞU BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ MÜTEVELLİ HEYETİ BAŞKANI ENVER YÜCEL OLDU


ANSİAD'IN 4. olağan toplantısının konuğu Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel oldu.

Yücel, Türkiye'nin eğitim politikasını eleştirirken, dershanelerin kapatılmasının ve her yere bir üniversite açmanın çok yanlış olduğunu söyledi.

YÜCEL “ÜNİVERSİTELER ESNAFA İŞ OLSUN DİYE AÇILIYOR”

Uğur Dersaneleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, ANSİAD'ın geleneksel yemekli toplantılarının konuşmacı konuğu oldu. ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu ve yönetim kurulunun daveti üzerine Antalya'ya gelen Enver Yücel, ANSİAD 4. Olağan toplantısında eğitim politikaları üzerine görüşlerini açıkladı. Giresun'un bir köyünden çıkarak liseyi İstanbul'da zor şartlar altında yatılı okuduğunu ve son sınıfta da derslerinin kötü olması yüzünden sınıfta kaldığını belirten Enver Yücel, “Sınıf tekrarı yapınca dershaneye gitme ihtiyacı hissettim. Bir yakınımın desteğiyle Uğur Dersanesi'ne başladım, sonra da bu dershanenin sahibi oldum ve eğitimcilik hayatım başladı. 1994 Yılında Bahçeşehir Kolejleri'ni, 1998 yılında da Bahçeşehir Üniversitesi'ni kurdum. Tüm bunlar girişimci ruhumun bana verdiği çalışma enerjisinden kaynaklandı” dedi.

Eğitimin içi boş

Türkiye'de çok güzel okul ve üniversite binaları olduğunu ancak bu binaların içinin boş olduğunu ileri süren Enver Yücel, “Bir çok ekonomi politikamız yanlış. Antalya turizm kenti, burada dünyanın en güzel otelleri var ancak her şey dahil sistemi ile bedavaya oda satılıyor ve turizmci para kazanamıyor. Aynı şey eğitim için de geçerli. Çok güzel okul binalarımız var ama içinde verilen eğitim kalitesi çok düşük. Okul ve derslik sayısını artırmakla eğitim sorunu çözülmez bu binaların içine iyi öğretmen görevlendirip iyi eğitim veremezseniz geri dönüşüm alamazsınız” diye konuştu. Enver Yücel Türkiye'de bir büyük eksikliğin de eğitim ekonomistlerinin ve sağlık ekonomistlerinin olmayışını gösterdi.

Dershanelerin kapatılması çok yanlış

Kendisi de Uğur Dershaneleri'nin Yönetim Kurulu Başkanı olan Enver Yücel, dershanelerin Eylül ayından sonra kapılarına kilit vurulacağını bunun da çok yanlış bir politika olduğunu söyledi. Yücel, “Siz okulda ne kadar iyi eğitim verirseniz verin daha çok öğrenmek isteyen, daha çok bilgi isteyen öğrencinin önüne geçemezsiniz. Dershane gerçeği bir dünya gerçeğidir ve her ülkede vardır. Dershaneler zengin kesimden daha çok dar ve orta gelirli ailelere eğitim hizmeti verir. Dershaneciler, fakir öğrenciyi, bedava okutur, şehit çocuklarını bedava okutur, başarılı öğrencilere burs verir, tüm öğrencilere yayın verir, deneme sınavları uygular. Bunlar zararlı şeyler değildir. Dershanelerin kapatılması yerine denetimi artırmak daha doğru olurdu. Bir öğrenci en iyi koleje de gitse dershaneye ihtiyaç duyar. Benim kolejim Bahçeşehir Koleji öğrencileri de dershaneye ihtiyaç duyar bunun önüne geçemezsiniz” dedi.

Üniversiteler esnafın işine yarıyor

Türkiye'deki üniversite sistemini de eleştiren Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, üniversitelere yerleşme sisteminin tamamen yanlış olduğunu ve her ile bir üniversite açmanın da anlamsız olduğunu söyledi. Yücel, “Tamam her ile üniversite olsun ama içi de dolu olsun. Bir bina yapıp burası üniversite demekle orası üniversite olmaz. Mevcut durumda üniversitelerimiz bulundukları illerde esnafa iş imkânı sağlıyor. Üniversiteler maalesef esnafa iş olsun diye açılıyor. Oysa üniversite bilim yuvasıdır. Buralardan bilim adamları yetişmesi gerekiyor ama maalesef şimdi üniversitelerimiz sadece öğrenciye belge veren diploma veren kurumlar halinde. Öğrenci de diploma almak için uğraşıyor. Diploma alıyorsun ama bir şey bilmiyorsun yani yeterliliğin yok. Üniversiteden sonra herkesin mesleğinde yeterlilik belgesi alması lazım. Merkezi sınavla üniversiteler öğrenci alabilir ama her üniversite ya da fakülte kendi sınavını kendi de yapabilmeli. Şimdi ülkemize 2 milyona yakın Suriyeli göçmen geldi. Bu insanların yüzde yetmişi geri dönmeyecek. Bunlar için bir “Barış Üniversitesi” projesi gerçekleşebilir. Bu üniversitelerde göçmenleri kendi ülkemize intibak ettirebiliriz, yoksa bu mesele Türkiye'nin büyük bir sorunu olur” dedi.

Tıp Fakültesi'nde 7 yıl okumaya gerek yok

Birçok fakültede eğitim yılının fazla olduğunu ve buna rağmen öğrencilerin iyi yetişmediğini bunun nedeninin de sadece ders kitabı okuyarak, sınava girerek üniversite bitirilmesi olduğunu vurgulayan Enver Yücel, “Öğrenciler mesleğini sınıflardan ziyade saha da yaparak yaşayarak öğrenmelidir. 7 Yıl tıp fakültesinde okumak bana göre çok fazla. Pratik eğitimlerle 4 yılda çok iyi doktorlar yetiştirebiliriz. Tüm meslekler de akreditasyon sistemi olmalıdır. Fakülteleri bitiren öğrencilerin çalışma hayatına atılabilmesi için bu yeterliliği alması şart olmalıdır. Diploması olan herkes doktor ya da mühendis olmuş sayılamaz. İleri ülkelerin hepsinde bu ve buna benzer sistemler var. Türkiye'de eğitime ayrılan para çok fazla değil ama az da değil. Bu parayı da verimli kullanamıyoruz” dedi.

Öte yandan toplantının sonunda gerçekleştirilen soru cevap bölümünde, toplantıyı izleyen Kepez İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili Hüdai Vural da görüşlerini dile getirdi. Vural, dershanelerin kapatılmasının doğru olduğunu belirterek, buna karşın tüm okulların özelleştirilmesinden yana olduğunu söyledi. Hüdai Vural, “Öğrenciler okul ve dershane arasında koşuşturuyor ve sanatla, müzikle uğraşmaya zaman bulamıyor. Ben şahsen tüm devlet okullarının özelleştirilmesinden yanayım. Devlet memuru kanununa sırtını dayıyor, bazı öğretmenleri verimli çalıştıramıyoruz. Birçok psikolojisi yerinde olmayan öğretmen var bunlara hadi git diyemiyoruz” dedi.

Toplantı sonunda ANSİAD Başkanı Ali EROĞLU ile Toplantı Başkanı Burcu HABOĞLU BABA, konuşmacı Enver YÜCEL’e plaket takdim etti.